Diyabette İnsülin Pompası Tedavisi
İnsülin pompa tedavisi taşınabilir bir elektromekanik pompa aracılığıyla deri altına sürekli insülin vermeye dayanan bir tedavi yöntemidir. Insülin pompaları cep telefonu büyüklüğünde ve bele takılabilen aletler olup pompanın haznesine bir kartuş içinde kısa veya hızlı etkili insülin analogları konmaktadır. Pompaya bağlanan bir kateter (ucunda silikon iğne olan ince bir hortum) karın derisine yerleştirilmekte, bu kateter 3 günde bir değiştirilmektedir. Kateter (hortum) gerektirmeyen pompa modelleri de mevcuttur. İnsülini pompa ile vermek enjektör veya kalemle vermeye göre daha fizyolojik (pankreasa benzer) bir şekilde insülin vermeyi mümkün kılar. Pompa tedavisinde genellikle günlük insülin dozunun yaklaşık %30-50 si 24 saate bölünerek sürekli bazal insülin olarak verilmekte geri kalan kısmı ise öğün önceleri pompaya kumanda edilerek (pompanın tuşuna basılarak istediğimiz miktarda) hızlı olarak (bolus) verilmektedir. Bu şekilde pankreasın verdiğine daha yakın bir şekilde vücuda insülin vermek mümkün olmaktadır.
Pompa kullanan hastaların HbA1c’lerinde hafif bir düzelme olduğu (ortalama % 0.5), ama esas önemlisi kan şekeri düşüklüğü sıklığında % 50-80 azalma olduğu bilinmektedir. Pompa tedavisinin aile ve çocuklardan daha fazla katkı ve çaba istediği unutulmamalıdır. Pompa setinde zaman zaman tıkanma olabilmekte ve bu durumlarda kan şekeri dengesi kısa süreli olumsuz etkilenebilmektedir. Böyle durumlarda setin değiştirilmesi gerekir.
Gerekleri yerine getirildiğinde pompa tedavisi hastaların yaşam kalitesine önemli katkısı olan ve özellikle beslenme zamanlaması yönünden önemli kolaylıklar getiren bir tedavi yöntemidir. Pompa iyi eğitimli ve motivasyonu yüksek aile ve çocuklarda oldukça iyi bir diyabet kontrolü sağlamaktadır. Hastaların Pompa tedavisi başlamadan önce çoklu doz insülin tedavisi uygulaması ve günde en az 7 kez kan şekeri bakması, insülin dozlarını ayarlayabilme ve besinlerdeki karbonhidrat miktarını sayabilme yeteneği kazanması gereklidir. Hastalara bu eğitimler verildikten sonra pompa uygulaması hastanın durumuna göre ayaktan veya hastaneye yatırılarak takılabilir. Daha sonra kan şekeri profiline göre gerekli ek ayarlar yapılabilir. Suni pankreas (akıllı pompa: hem kan şekerini ölçen hem de buna göre uygun miktarda insülin veren ve kullanıcının hiçbir müdahalesini gerektirmeyen cihazlar) henüz mevcut değildir ancak yeni nesil sensör uyumlu pompalar bu hedefe oldukça yakın cihazlardır. Bu pompalarda kan şekerini ciltaltı sıvıdan ölçen sensör ve pompa iletişimi mümkün ve bu sayede pompa kan şekeri düzeyine göre bazı ayarlamalar yapabiliyor. Örneğin kan şekeri düşüklüğünü algıladığında bazal insülini kesmek, yapay zeka algoritmaları ile otomatik bazal insülin ayarlaması ve otomatik düzeltme bolusu göndermek gibi. Ancak yine de kullanıcının besinlerdeki karbonhidrat miktarını hesaplamayı bilmesi ve bunu pompaya yemek öncesi girmesi gerekiyor. Bu teknolojiler diyabetin yönetimini belirli bir bilgiye sahip olmak şartıyla önemli ölçüde iyileştiriyor.